Meksika-5*Ulusal Antropoloji Müzesi*

En son Chapultepec semtinden az yukarıda ATATÜRK anıtını ziyaret etmiştik. O halde bu yazı ile Meksika’yı gezmeye kaldığımız yerden devam edelim. Geldiğimiz yer güzel bir park, Chapultepec Parkı *Nahuatl dilinde “çekirge” anlamına geliyormuş. Kalabalıktan sıyrıldık sade görünüşlü güzel bir binaya geldik ki önünde hikayesini anlattığım -Kartal ve yılan- anıtı ki Meksika bayrağında da yer alır. Burası; Meksika Ulusal Antropoloji Müzesi’dir.

Anımsatayım; Aztekler göçleri sırasında uğradıkları bir mağarada karşılarına Arı kuşu Tanrısı çıkmış. Bu büyücü tanrı Tenoch, sözünü dinlemeleri koşuluyla, onlara öncülük etmeyi önermiş ve zamanı geldiğinde yerleşebilecekleri yeri göstereceğini bu yerin de bir kaktüsün üzerine tünemiş, gagasından bir çıngıraklı yılan sarkan kartalın görüneceği yer olacak demiş. Evet kartal ve yılan çok görkemli baksanıza.

1-img_1751
Mexico City-Meksika Ulusal Antropoloji Müzesi

Ve Meksika Ulusal Antropoloji Müzesi içerisindeyiz.

2-IMG_0758.JPG
Mexico City-Meksika Ulusal Antropoloji Müzesi

Alttaki panoda da muhteşem Quetzalcoatl ile Jaguar karşılaşmasını betimleyen bir mural (duvar resmi) var.

3-img_0606
Meksika Ulusal Antropoloji Müzesi içi

Sağdan devamla bir avluya çıktık. Bizi karşılayan dev bir şemsiyeden şelale gibi akan sulardı. Elbette özel bir anıt. Maya ve Azteklerin kutsal ağacı Seyba’yı sembolize eden bir anıt, 11 metre yüksekliğinde Jose Chavez Morado tarafından tasarlanmış. Sürekli akan su hayatın akışını temsil ettiğinden hayat ağacı olarak da anılıyor.

Bir salonu gezip bitirdikten sonra diğer bir salona girmek için bu ortadaki avludan geçiyorsunuz.

4-img_0670
Meksika Ulusal Antropoloji Müzesi.
5-img_0608_1
Mexico City-Meksika Ulusal Antropoloji Müzesi

Anıta yakından bakarsak yılanı gagasında tutan kartal figürünü altta da Jaguar kafalı tanrı gravürlerini görebiliriz.

6-img_0757
Mexico City-Meksika Ulusal Antropoloji Müzesi

Bensiz olmaz değil mi?😇

7-img_1513kü

Evet Meksika ve dünya antropoloji tarihinin özetini görmek isterseniz adresiniz ‘Ulusal Antropoloji Müzesi’ olmalı. Müzenin şu andaki merkezi 17 Eylül 1964’te açılmış ve beş yıldan uzun bir süredir ülkenin en önemli arkeolojik ve etnografik koleksiyonlarını araştırmak, muhafaza etmek ve sergileme görevini yapmakta.

Çok büyük bir alana kurulmuş olan müzeyi tam anlamıyla gezmek isterseniz birkaç gün ayırmak gerekir dedi rehberimiz bana öyle devasa bir müze gibi gelmemişti açıkçası hani ama gezdikçe dipsiz kuyu gibi haklıymış. 🤷‍♀️ Müzenin mimarisi ve iç düzeninde görsellik ön plana çıkmış çok güzeldi. Dünyanın oluşumu, insanlık tarihi, Nahuatl, Olmec, Mixtec, Zapotec,Toltec,Aztek ve Maya kültürlerine ait belki binlerce orijinal eserler, Kolomb öncesi Orta Amerika tarihi anlatılmış. Birçoğu kazılardan çıkarılan orijinal eserler olsa da çakmaları da var elbette. Ama çeşitli bölgesel yaşamlar çok güzel betimlenmiş.

Müzenin Arkeoloji bölümü iki kattan oluşuyor, çok büyük bir avlunun etrafını çevreleyen 20 küsur sergi salonuna sahip. Her salon, ayrı bir medeniyete ayrılmış ve her bölümün başında ait olduğu döneme ait bilgiler var. Yine her eserin başında da İspanyolca ve İngilizce açıklamaları mevcut. Gez, gez bitmiyor tabii ama bizim sınırlı zamanımız da bile çok şey izleme olanağı bulduk.

Haydi birlikte gezelim enteresan yerlerde bilgi vereceğim. Unutmadan sadece pazartesi günleri kapalı olan müze sabah 09.00 ve akşam 19.00 saatleri arası açık ücreti hatırlamıyorum zira rehberimiz grup olarak alıyor ama ben hep merak ederim kaç tl diye 10 ytl diye aklımda kalmış sanırım 69 Pezo falandır.

Antropolojiye giriş;

8-IMG_1528
Mexico City-Meksika Ulusal Antropoloji Müzesi

Altta; Dünyadaki yaşamın başlangıcını anlatan harita.

9-img_1517Evet dolanarak gidiyorken karşıma insan görünümlü goril ya da goril görünümlü insan rekreasyonu çıktı. Evet o bir insan adı da Lucy.

10-img_1516kü
Mexico City-Meksika Ulusal Antropoloji Müzesi*Lucy*

Lucy; Antropolog Donald Johanson tarafından 1974’te Etiyopya’nın Afar bölgesindeki Hadar da bulduğu 3,2 milyon yıllık Australopithecus (güney primatı demektir) afarensis iskeletinin (ki iskeletin %40 ı bulunmuş ve leğen kemiğinin genişliği nedeniyle kesinlikle dişi denmiş) rekreasyonudur. Arkadaki yazılı açıklamada çene yapısı vs. anlatılmış bir de şöyle yazıyordu;

*Bir nehrin ya da gölün kenarında öldüğü bilinmektedir. Vücudu neredeyse tamamen korunmasına izin veren tortularla kaplıydı. Potasyum-argon tekniği ile 3 milyon 200 bin yıl içinde bulunduğu katman ile ilişkili lav örneği ile tarihlendirilmiştir.

Lucy, adını iskeletinin bulunduğu sırada ; Beatles’in *Lucy in the sky* parçası çalıyormuş ekip hep birlikte adını Lucy koyalım demiş. Ve Lucy doğmuş. Bu da tahtadan yapılmış şekli olmalı 🤷‍♀️

11-img_1518
Mexico City-Meksika Ulusal Antropoloji Müzesi *Lucy*

Bazı genetikçiler Amerikalıların köklerinin Buzul Çağı’nın sonunda Bering Boğazı’nı geçmiş olması muhtemel olan ve şimdi Alaska olan yerdeki aynı göçmen grubuna dayandığını iddia ediyordu. Alttaki fotoğrafın açıklaması da bu mealde. * Kuzeydoğu Asya’daki modern sapienlerin gelişi ve Amerika’ya girmelerine ek olarak Bering Boğazı’ndan geçişleri. * denmiş.

Yani; Geç Buzul Çağ’ında, deniz seviyesi bugünkünden en az 80 metre aşağıda olduğu ve Sibirya ile Alaska’nın, şimdi batmış olan Beringia kıtasıyla bağlı olduğu bir zamanda.

IMG_0620
Mexico City-Meksika Ulusal Antropoloji Müzesi

Bir insan rekreasyonu daha. Modern insanmış. Altında İspanyolca açıklama vardı buyrunuz.🙇‍♀️

img_0614alev
Mexico City-Meksika Ulusal Antropoloji Müzesi

Yukardaki fotoğrafın altında yazılı açıklama aynen söyle (Gogıl amcam İspanyolca’dan  tercüme etti). 😄

Shanhadidar IV’ün mezarı, yaklaşık 50.000 yıl önce kuzeyde yaşayan Neandertal toplulukları tarafından yapıldı. Sol tarafına çömelmiş, mağara tabanının taşları arasına kazılmış küçük bir çukura yerleştirilmiş yetişkin bir bireydir. Yapılan analizler, ölenlerin üzerine buketlerin yerleştirildiğinin kanıtı olarak yorumlanan dört farklı çiçek türünden (mavi, sarı ve beyaz) büyük polen türlerinin varlığını göstermektedir.
Aslında, mezarlar kişinin varlığını hayali ve kozmogonik mitlerin günlük yaşamın bir parçası haline geldiği anla açıklama ihtiyacını başlatıyor. Bazı araştırmacılar, Neander’in ölülerini gömdüğünü söyleyecek yeterli kanıt olmadığını varsayarken, kendi türümüzün bir başka çeşidi olduğunu kabul edenler, Shanidar’ın ilk mezar ayinlerinin açık bir örneği olduğunu iddia ediyor. Son not: Neandertaller’in modern insanın yaşamış son kuzen türleri olduğu düşünülüyor ve hatta Harvard Tıp Okulu’ndan biri (Dr. olmalı)  antik DNA’yı kullanarak bir insan kadınının rahminde bir Neandertal bebeği klonlayabileceğini söylüyormuş!

IMG_0616
Mexico City-Meksika Ulusal Antropoloji Müzesi

Sanatçı burada insanlığın kültürel melezlemesini göstermiş. Tüm ırkların kadınları -solda Kafkasyalılar, sağda Afrikalılar – Mezopotamya, Greko-Romen, Mısır, Hindu kültürlerini sembolize eder, ön planda da taş etkinlikleri ile temsil edilen Meksikanın ana oluşumunun sembolü olarak gösterilmiş.

Sırada enteresan halografik bir çalışma var fotoğraflara biraz yandan bakınca insan yüzleri kafatasına dönüşüyor. Fotoğrafla anlatmak zor ama işaretlediğim bizden biri değil mi? 😳

9-img_0618

10-img_0619
Mexico City-Meksika Ulusal Antropoloji Müzesi

Giriş kat eski Orta Amerika uygarlıklarına, asma kat da bu canlı kültürlere adanmış. 15 milyondan fazla Meksikalı yerli etnik gruba ait ve 60’ın üzerinde dil konuşuluyor. Bu uygarlıkların gündelik yaşamlarını, giysilerini, müzik aletlerini ve oyunlarını gösteren etnografya müzesi yani. Her iki taraftanda yukarı asma katlara çıkılıyor. Kısaca giriş katların hepsinde bir de asma kat var. Girişin altında ise kuzey ve batı kültürlerine ayrılmış salonlar arkasında da çok hoş bir restoran vardı. Gezmeye devam..

Tarih öncesi faunayı gerçek bir ölçekte göstermek için hayvanların büyük ölçüde izlenebileceği bir duvar resmi yapmışlar.

18-img_0623
Mexico City-Meksika Ulusal Antropoloji Müzesi

Öte yandan sonraki ilgili dioramalar (yani canlandırmalar) Tepexpan erkeklerinin hayatta kalma mücadelelerinde bazı mamutlarla yüzleşmesini betimlemişler.

15-img_0612
Mexico City-Meksika Ulusal Antropoloji Müzesi

İnsan da yiyor olabilirler mi?🤔

16-img_1522
Mexico City-Meksika Ulusal Antropoloji Müzesi

Mamut’la tanışmak durumunda kalmışlar.😀😀

17-img_ak
Mexico City-Meksika Ulusal Antropoloji Müzesi

Ve altta görülen gerçek Mamut fosili vardı.

19-img_0622
Mexico City-Meksika Ulusal Antropoloji Müzesi *Mamut fosili*

Meksikanın tarihini, etnik gurupların dağılımını gösteren harita ve kültürel eşyaları görelim.

20-img_0628Alttaki fotoğrafın tanıtım yazısı; (Tree of life-El arbol de la vida) Amerika’da farklı insanlar renk, gelenek, dahi ve dil olarak doğarlar diyor. Sadece Meksikada 500 çeşit etnik gurup varmış.

21-img_0627
Mexico City-Meksika Ulusal Antropoloji Müzesi * Tree of life – El arbol de la vida*

Meksika’nın yerli sakinlerinden özellikle Maya ve Oaxaca da yaşamış yerlilerin yaşam tarzları ve belgeleri sergilenmiş. Gerçekten de çok güzel. Altta yine Mezoamerikada yaşayan insanlardan günümüze ulaşan kaya resmi. Bu arada açıklama yapalım Mezoamerika; Meksika’dan Kosta Rika’ya kadar uzanan bölgedir.

22-img_0624
Mexico City-Meksika Ulusal Antropoloji Müzesi

Rengarenk masklar, süs eşyaları, yerel giysiler, müzik aletleri ve duvar panoları tek kelimeyle muhteşem işçilik.

img_0630
Mexico City-Meksika Ulusal Antropoloji Müzesi
24-img_0631
Mexico City-Meksika Ulusal Antropoloji Müzesi

Sierra de Puebla; Prehispanik dönemden beri kurulu olan iki büyük eyalet Siera ve Puebla. Birçok büyülü ve renkli yaşamları olan köyleri var. Güney Meksika yerlilerinin özel törenleri var ve bu törenlerde giydikleri giysiler ve çeşitli modelde sepetler sergilenmiş. Ben sepetlere hayran kaldım.😍

33-img_0665
Mexico City-Meksika Ulusal Antropoloji Müzesi
IMG_0664
Mexico City-Meksika Ulusal Antropoloji Müzesi
IMG_0663
Mexico City-Meksika Ulusal Antropoloji Müzesi

Müzik aletleri ve renkli güzel panoları.

img_0634
Mexico City-Meksika Ulusal Antropoloji Müzesi

Doğrusu eşsiz bir sanatsal duyarlılık sergilemişler. Mezoamerica’nın en iyi polikrom seramiklerinden güzel rengarenk tablolar yapıp, hikayelerini anlatmışlar. 🤩🤩

img_0640
Mexico City-Meksika Ulusal Antropoloji Müzesi

Purepecha; ülkenin batısına yerleşmiş olan Tarascalara kadar uzanan ortak bir tarihe sahip şehir. Alttaki fotoğraf; yaşamlarından kesitler. Pazarcı kadınlar, işte bu fotoğrafta ve ötekinde de bir evde aile büyükleri ile yaşam ve çocukların misket oynaması çok güzel, sonra bir evin iç görünümü.

img_0646
Mexico City-Meksika Ulusal Antropoloji Müzesi
29-IMG_0649
Mexico City-Meksika Ulusal Antropoloji Müzesi
35-IMG_0678
Mexico City-Meksika Ulusal Antropoloji Müzesi

Alttaki fotoğraf sauna tipi banyo yeriymiş.

32-IMG_0668sss
Mexico City-Meksika Ulusal Antropoloji Müzesi

Palapa denilen yerlilerin yaşadıkları evler. Şekli ve kapılarının olmaması evi serin tutmak içinmiş. Alttaki fotoğraf 🙇‍♀️

32-IMG_0660sss
Mexico City-Meksika Ulusal Antropoloji Müzesi

Yine çiçekleriyle ünlü bir köyden dini tören. Öldükten sonra kralların yüzüne maske takıldığı biliniyor, sadece cenazelerde ölenlerin yüzüne değil, önemli günlerde kendi yüzlerine de maske takıyorlar.

33-IMG_0650s
Mexico City-Meksika Ulusal Antropoloji Müzesi

Meksikalı sanatçılar mural dedikleri duvar panoları ile tarihlerini anlatmışlar ve genç kuşaklarda tarih bilincinin gelişmesini hedeflemişler. Biri de Frida Kahlo’nun kocası olarak da bildiğimiz ünlü Meksikalı ressam Diego Rivera.

IMG_0672?
Mexico City-Meksika Ulusal Antropoloji Müzesi
IMG_0673.JPGMeksikalılar , bu resimlerle bir nevi siyasi tarihlerini anlatmışlar ve genç kuşaklarda tarih bilincinin gelişmesini hedeflemişlerdir.
Mexico City-Meksika Ulusal Antropoloji Müzesi
IMG_0680
Mexico City-Meksika Ulusal Antropoloji Müzesi
IMG_0682
Mexico City-Meksika Ulusal Antropoloji Müzesi

Altta Oaxaca villa-alta eyaleti bölgesinde mevcut yerlilerin geleneklerini temsil eden mural.

IMG_1689.jpgOaxaca villa-alta eyaleti bölgesinde mevcut geleneklerin resmi.
Mexico City-Meksika Ulusal Antropoloji Müzesi

Yine geleneksel bir tören kreasyonu.

IMG_0662
Mexico City-Meksika Ulusal Antropoloji Müzesi

Aztek kanosu; Mexico City şehrinde yol yapımı sırasında temel kazılırken yeraltından mükemmel şekilde korunmuş olan bu antik kano gün ışığına çıkarılıyor. Altta 🙇‍♀️

IMG_1669 2

Asma kat dolaşması bitti aşağıya buradan bir göz atalım mı? 😊

Su tanrıçası: Chalchiuhticue. Görünen heykel antik değil taklidi evet yani çakma. 🤷‍♀️ Önceki yazımda anlatmıştım Tenochtitlan ‘da Ay Piramidinin önündeki kaya parçası gibi görünen doğaya yenik düşmüş su tanrıçasının replikası (taklidi-çakması ne derseniz işte).

43-IMG_1621
Mexico City-Meksika Ulusal Antropoloji Müzesi* Chalchiuhticue-su tanrısı*

Alttaki yine; Tula şehrinde bulunan bir Toltec savaşçının antik heykeli. Taş, yüksekliği 4,6m. 1940’larda Tula’da Quetzalcoatl Tapınağı’ndaki sığınakta ilk odanın çatısını destekleyecek dört sütun bulunmuş tam görünümlü olan tek heykel bu ve göğsünde, Toltec’in stilize edilmiş kelebek amblemi var.

44-IMG_1639 2
Mexico City-Meksika Ulusal Antropoloji Müzesi*Toltek savaşçısı*

Altta ki bölüm de Aztekler ve Teotihuacan kalıntıları.

45-IMG_0669
Mexico City-Meksika Ulusal Antropoloji Müzesi

Zapotekler, Orta Vadiler, kuzey ve güney Sierras ve Tehuantepec Isthmus’unda yaşadılar. M:Ö 500 yılında Monte Alban şehrin kurdular. Günümüzde hala aynı şehirde yaşam sürüyorlar.

Altta Oxaca bölgesinde Zapotek’lerin kurduğu Monte Alban şehri ve piramitlerinin   maketi ve kentin mural -duvar resmi.

46-IMG_0674
Mexico City-Meksika Ulusal Antropoloji Müzesi*Monte  Alban*

Quetzalcoatl-tüylü yılan -Teotihuacan’daki tapınaktan bir parça.

47-IMG_0656
Mexico City-Meksika Ulusal Antropoloji Müzesi

Oxaca bölgesinde Monte Alban şehrinden antik bir kalıntı. Yüzüne zoomorfik-hayvan şeklinde maske takmış bir insan büstü.

48-IMG_0685
Mexico City-Meksika Ulusal Antropoloji Müzesi

Eski Oaxacan bölgesinde, on beşinci yüzyılın ortasından beri 15 farklı etnik grup yaşamış ve hala yaşıyorlarmış. Bir kısmı: Zapotec, Mixtec, Cuicatecas, Chinantecas, Huaves ve Nahuas. Yerli grupların her biri farklı bölgelere yerleşmiş olsalar bile kendi dillerini konuşuyormuş. Antik Oaxaca bölgesi, büyük arkeolojik zenginlik mirasını ve önemli bir kültürel geleneği bırakan “bulutların adamları” nın yaşadığı yer olarak da anılıyor. Monte Alban’dan antik kalıntılar.

49-IMG_0687
Mexico City-Meksika Ulusal Antropoloji Müzesi

Monte Alban’daki  Tanrı Jaguarı gösteren antik bir duvar.

IMG_0693
Mexico City-Meksika Ulusal Antropoloji Müzesi

Mayaların dağ köyleri Huasteca ve Totonacapan dan kalıntı Olmek’lere ait kafası .

IMG_0694
Mexico City-Meksika Ulusal Antropoloji Müzesi *Olmek kafası*

Golfo- körfez demek. Huastec, Otomi, Nahuas, Totonac, Tepehuas, Popolcas, Zoque-Mixes ve Mixtec gruplarının yaşadığı deniz, nehir, lagün ve mangrovların varlığı ile karakterize edilen bölge. Bu grupların dilleri ve dinleri aynı iken mimarlık, heykel, resim ve seramik gibi alanlarda farklılık göstermişler. Ve antik heykeller. Bu kafaların büyüklüğü o dönem yaşayan insanların Afrika’dan göç edip geldiklerini düşündürmüşse de kanıtlanamamış.

IMG_0695
Mexico City-Meksika Ulusal Antropoloji Müzesi

Alttaki fotoğraf; Aziz Michael Chapultepec’in klasik döneme ait Steli imiş * açıklayalım-stel: antik dünyada anıt olarak dikilmiş dar ve uzun üzeri yazılı dikili taş*. Veracruz, özellikle beşinci olmak üzere Cerro de las Mesas’ın bazı stellerinde bulunan aynı özellikleri koruyormuş. Tanıtım yazısında öyle yazıyor, sizi bilgilendirmek için nerdeyse İspanyolca bile öğrendim. 😀

IMG_0696
Mexico City-Meksika Ulusal Antropoloji Müzesi

Klasik dönem antik heykelleri.

IMG_0697
Mexico City-Meksika Ulusal Antropoloji Müzesi

Oaxaca bölgesinden bir heykel.

IMG_0700
Mexico City-Meksika Ulusal Antropoloji Müzesi

Biraz hava alalım diye bahçesine çıktığımızda Japonlar bu mozaik etrafında toplanmışlardı demek ki önemli 🤔 onların arasından anca bu kadar çekebildim. Yazısını da çektim.

Diyor ki; Jaguar maskeli mozaik. 1955 yılında Tabasco, La Venta’da kazılarda birkaç metre derinliğinde kırılmış ve cilalı serpantin taş parçalarından yapılan üç mozaik bulunmuştur. Bazalt, serpantin, kireçtaşı, yeşim taşı, jadeit, ilmenit gibi çeşitli taşlar, Olmecler tarafından en çok kullanılan malzemelerdir ve daha fazla ustalık ile her zaman jaguarın yüzünün çoğaltılmış özelliklerini ithaf eder: burun, gözler ve kaşlar ve üst kısımda dört finial’den oluşan (açıklayalım: genellikle dekoratif bir özellik olarak oluşturulan bazı nesnelerin üstünü veya sonunu işaretleyen bir yapıt veya buradaki gibi şekil) bir başlık bulunmaktadır. Bu mozaikler yeraltı dünyasının önemli büyük temsilcisi Jaguara adanmıştır.

IMG_0698
Mexico City-Meksika Ulusal Antropoloji Müzesi *Jaguar mozaiği*

Zaman kapanışa yaklaşıyor içeri girelim daha çok şey var. Tenochtitlan antik eserlerini gezeceğiz.

57--IMG_0702
Mexico City-Meksika Ulusal Antropoloji Müzesi

Alttaki fotoğrafta; Karşıdaki güneş taşını nasıl çekeyim derken, öndeki yuvarlak taşa dikkat etmemişim 🤷‍♀️ o da gladyatör sunağı imiş.

57A-IMG_0720.jpg
Mexico City-Meksika Ulusal Antropoloji Müzesi

Çapı 358 cm, kalınlığı 98 cm, ağırlığı da yaklaşık 24 ton olan Azteklerin en ünlü antik eseridir.

58-IMG_0712f.jpg
Mexico City-Meksika Ulusal Antropoloji Müzesi *Piedra del Sol- Güneş taşı*panosu

Yanda yazılı açıklamaları Piedro Del Sol -güneş taşı’nın ne olduğu açıklamasını sevgili oğlum Deniz Kaplan’ın çevirisi ile yapayım.

Meksikalıları en iyi tanıtan bu anıt Aralık-1790 yılında, yeni İspanya’nın
başkentinin Plaza mayor-ana meydanında bulunmuş Güneş taşıdır. Kozmogonik günlerin ve güneş isimlerinin fark edildiği sembolik içeriği nedeniyle, Aztek takvimi olarak tanıtılmış olması yanlıştır.

Temalacatl olarak bilinen, gladyatörlerin kurban edildikleri bu büyük sunak, arka tarafında bir uçtan diğerine uzanan çatlaktan dolayı tamamlanamamıştır. Üzerindeki bu büyük çatlağa rağmen, savaşçıların arena dövüşlerinde kullanıldığı düşünülmektedir.

Diskin tasarımında Xiuhtecuhtli’nin yüzü – dünyanın çukurundan çıkarken bir çift insan kalbini tutmaktadır ve dili kurban töreninde kullanılan bıçak şeklini almıştır.- göze çarpmaktadır; çevresinde ise dört güneş vardır ve bunlar beşinci güneşten üstündürler. Tüm bunlar sırasıyla 20 günlük işaretler şeklinde kazınmıştır, bu ise etrafındaki dört ışının simetrik olarak yayıldığı güneş figürü ve beraberinde kurban etmeyi temsil eden sivri uçlar bulunmaktadır. Yıldızın etrafında ise, yıldızı cennete taşıyan iki Xiuhcoatl veya diğer adıyla ‘ateş ejderi’ görülmektedir.

Evet işte bu işaretler daha önceleri iyi tanımlanamadığı için güneş taşının takvim olduğu yanlışına düşülmüş.

59-IMG_0715 f.jpg
Mexico City-Meksika Ulusal Antropoloji Müzesi *Piedra del Sol- Güneş taşı*

Tanrılar çeşitli temsil edilmiş.

60-IMG_0705f
Mexico City-Meksika Ulusal Antropoloji Müzesi

Tüylü yılan başı.

60-IMG_0711f
Mexico City-Meksika Ulusal Antropoloji Müzesi

Chac Mool, Altta görülen Özel bir Mezoamerikan heykel şeklidir. Yucatan’da bulunmuş. Karnında, göğsünde bir tepsi veya kase tutan yaslanmış bir adamı betimliyor. Chac Mool heykellerinin kökeni, önemi ve amacı hakkında pek fazla şey bilinmemekle birlikte, devam etmekte olan çalışmalar, Mesoamerican yağmur ve gök tanrısı Tlaloc ile aralarında güçlü bir bağlantı olduğunu kanıtlamıştır. Her ikisi de insan kurbanı ile ilişkilidir. Elinde tuttuğu çanak; kurban ritüelleri sırasında insan kalplerinin konduğu kasedir ve adı da Cuauhxicalli’dir.

60A-IMG_0710f
Mexico City-Meksika Ulusal Antropoloji Müzesi * Chacc Mool*

Altta; Aztek dininde önemli yeri olan Tlaloc, şimşek veya yağmur tanrısı olarak bilinir. ⛈⛈⛈ Mesoamericanın en eski ve yaygın tanrılarından biriydi. Tlaloc’un dağların tepesinde, özellikle de her zaman bulutlarla kaplı olanların üstünde yaşadığı düşünülüyordu ve oradan aşağıdaki halka canlı yağmur yağdırırdı.

Yağmur tanrıları çoğu Meso-Amerikan kültüründe bulunur ve Tlaloc’un kökenleri Teotihuacan ve Olmec’e kadar uzanır.

61-IMG_1727
Mexico City-Meksika Ulusal Antropoloji Müzesi *Tlaloc*

Evet sırada kadın tanrı heykeli var. Eskiden kadınlar bugünkü gibi güzel değilmiş. 😂😂Coatlicue; Yılanlı etek giymiş, korkunç görünümlü doğurganlığı temsil eden- mother -ana tanrıça. Yine bir efsanemiz var mucize dolu. 😀

Aztek mitolojisinde Coatlicue; kutsal Coatepec *yılan dağı*’nda asıl görevi tapınağı korumak olan rahibeydi. Birgün kapı önünü süpürürken önüne bir tomar kuş tüyü düşer. Tüyü kemerine takarken birden mucizevi bir şekilde gebe kalır. 🤷‍♀️ Doğacak çocuk güçlü Aztek savaş tanrısı Huitzilopochtli’den başkası değildir. Annesinin gebe olduğunu duyan kızı Coyolxauhqui öfkelenir bu ne iffetsizliktir der. Annelerini öldürmek için 400 erkek kardeşini kışkırtıp onlarla birlikte Yılan dağına bir saldırı düzenler. Yine de duruma üzülen erkek kardeşlerden biri felaketi anneye haber verir. Kızı annesini tam öldürmek üzereyken aniden Huitzilopochtli bebek doğar, büyür ve hemen tam teçhizatlı bir savaşçı olur. 😳 Kılıcı ile kız kardeşinin başını uçurur ve yılan dağından aşağı yuvarlar. 🤦‍♀️ Kesik baş dağdan aşağı yuvarlanırken akan kanlar da aşağı kadar iner. Bu kan güneşin güçlü kalması yeniden doğması için gereklidir.

62-IMG_0718kü
Mexico City-Meksika Ulusal Antropoloji Müzesi* Coatlicue*

Yarın Chichen İtza’da yerinde göreceğimiz top oyunununa Ullamaliztli, oyununun oynandığı sahaya da Tlachtli deniyor. Aşağıdaki fotoğraf; sahadaki potalardan örnekler sergilenmiş. Chichen Itza: Yucatan yarımadasında, Colomb öncesi dönemde kurulmuş bir maya şehridir. Bilgileri orada görüp anlatırım artık.

63-IMG_0704
Mexico City-Meksika Ulusal Antropoloji Müzesi

Altta görülenler de kendileri açıklamış *Jugadores de pelota* top oyuncularının temsili heykelleri.

64-IMG_0733occidente
Mexico City-Meksika Ulusal Antropoloji Müzesi*Jugadores de pelota*

Meksika’da pek çok Maya şehri var ve bunlardan biri de Palenque şehridir. Bir çok piramitte mezar yokken bu şehirdeki piramitte Kral Pacal’a ait mezar varmış. Kral Pacal 80 yıllık ömrü ile en uzun yaşayan Maya kralı ve mezarının taklidi de müzede sergileniyormuş. Fotoğrafta görülen yapı bu mezarın replikasının (birebir kopyası) olduğu yermiş ve giriş yandan olduğundan ben görememişim. Oysa çok güzel yeşim taşından maskesi varmış. 😔

65-IMG_0727
Mexico City-Meksika Ulusal Antropoloji Müzesi *Kral Pacal’ın mezarının replikası*

Altta; Maya mitolojisinde güçlü tanrı Kinich Ahau, güneşi temsil eden bir figürdü ve tarihe göre, bu tanrı, ürünlerde zarara neden olacak kuraklıkla doğrudan ilişkiliydi. Yanındaki küçük maskeler de eski ateş tanrısını gösteriyor. Meksika sınırına yakın Guatemala’nın kuzeyinde ortaya çıkarılan kızıl bir sıva ile yapılmış duvar freski.

66-IMG_0728
Mexico City-Meksika Ulusal Antropoloji Müzesi *Maya tanrısı Kinich Ahau*

Altta; El Dios Descendente. Gökten inen tanrı; Her ne kadar bu tanrının gerçek kimliği bilinmese de, karakteristik bir yapıya sahip olduğu görülüyor. Bu tanrı birçok farklı yoldan yorumlandı: batarken düşen güneş sembolü ile karşılaştırıldı “yağmur”, “alacakaranlıkta güneş” veya “Venüs” ile ilişkilendirildi. Maya gökbilimcileri Venüs’ü hem akşam hem de sabah yıldızı olarak kabul etmişlerdir. Genel olarak, inen tanrılar antik doğurganlık ritüelleri ile ilişkilidir.

67-IMG_0730
Mexico City-Meksika Ulusal Antropoloji Müzesi *El Dios Descendente- Gökten inen tanrı*

Kuzey Kültürleri bölümünden birkaç fotoğraf paylaşıp çıkalım. Müze kapanıyor içerde kalmayalım. Meksikalılar her ne kadar Hıristiyan olsalar da bir dönem şamanizm varolmuş. Ölülerini değerli eşyalarla gömmüşler.

69-IMG_0736
Mexico City-Meksika Ulusal Antropoloji Müzesi

Mağara resimleri

74-IMG_0746_1
Mexico City-Meksika Ulusal Antropoloji Müzesi

Takılar

70-IMG_0739
Mexico City-Meksika Ulusal Antropoloji Müzesi

Giysileri ve fiziksel bir tip örneği kafatası.

71-IMG_0750_1
Mexico City-Meksika Ulusal Antropoloji Müzesi

Orijinali San Lorenzo de El Escorial Manastırı’nın gerçek kütüphanesinde yer alan el yazması. İspanya, aynı zamanda Codide de Michoacan olarak da bilinir.

72-IMG_0741
Mexico City-Meksika Ulusal Antropoloji Müzesi

El yazması yukardaki kitapta görülen sayfa, sanırım bir saldırı anlatılmış gibi.🤷‍♀️

73-IMG_0742
Mexico City-Meksika Ulusal Antropoloji Müzesi

İki güzel mural- duvar resmi.

75-IMG_0615
Mexico City-Meksika Ulusal Antropoloji Müzesi
74-IMG_0744
Mexico City-Meksika Ulusal Antropoloji Müzesi

Nasıl harika değil mi?.  Siz gelirseniz daha çok vakit ayırmalısınız. Gezemediğimiz o kadar çok oda var ki…  Yine de gezdiğimize değmiş, size bir sürü fotoğraf sunmuşum. 😇

Chapultepec Parkı’ndan geçerek bekleyen otobüsümüzle otelimize gittik. Bugün her yazım sonrası rutinleştirdiğim bir güzelle veda etme geleneğimi bu kez bir sporcu ile yapıyorum zira müzede Lucy’den başka güzel yoktu. 🤷‍♀️ Sabah son kez şehir turunun ardından Meksikanın Karayipleri olan Cancun’a uçacağız. Kültür turundan hoşlandığınızı ümit ederek şimdilik veda ediyorum. Sevgiyle kalınız. 💞💞💞💞💞💞

IMG_0765

 

 

 

Meksika-3*Coyoacan*Frida Kahlo*

Kanallardaki keyifli gezimizden sonra Xochimilco’nun batısında yer alan Coyoacan’a doğru yola çıktık. Meksika’nın ünlü ressamı Frida Kahlo’nun *Como Casa La Azul*Mavi ev*ini gezeceğiz. Coyoacan, Mexico City’nin bir belediyesi ve ilçenin “tarihi merkezi” olan eski bir köy. Adı Nahuatl’dan geliyor ve “çakalların yeri” anlamına geliyormuş. Sanırım 11 km falandı yarım saatte müze eve geldik.

Frida Kahlo– Magdalena Carmen Frida Kahlo Calderon gerçek adıyla Temmuz 1907- Temmuz 1954 yılları arasında yaşamış ve yaşarken ünlü olmuş, resimlerinin çoğu satılmış nadir sanatçılardan biridir. Meksika’da doğmuş ve Meksika’da hayata veda etmiştir.

Mavi Ev; adına uygun masmavi bir yapı ve önü hayli kalabalık. Burası Frida’nın doğduğu daha sonra Diego Rivera ile evlenip oturduğu ev. Öldükten sonra kardeşleri müzeye dönüştürmüşler.

2-IMG_0401_1
Mexico City-Coyoacan
1-IMG_0400_1
Mexico City-Coyoacan*Como Casa La Azul*Mavi ev*

Hava hayli bunaltıcı bir taraftan da güneş yakıyor. Önder her zamanki gibi ön araştırma ile müze görevlilerinin isteyene geri iade etmek şartıyla şemsiye verdiğini öğrenip alıyor. Şemsiye-modeller; Çine’li Yörük çifti.

3-IMG_0405_1

 

4-IMG_0406
Mexico City-Coyoacan*Como Casa La Azul*Mavi ev*

Uzun bir bekleyişten sonra içeri giriyoruz. Çok güzel yemyeşil çiçekli bir bahçesi var. Odalara da sırayla girildiğinden ben önce bahçeden birkaç kare aldım. Hadi beraberce gezelim ve ben arada Frida’yı anlatırım.

5-IMG_7433
Mexico City-Coyoacan*Como Casa La Azul*Mavi ev*bahçesi

6-IMG_0416_1

Burada Frida diyor ki; ben marangozlar, taş ustaları ve benzerlerine, tüm o diğer kendine üst tabaka diyen aptal, sözde medeni ve boş konuşanlar sürüsüne duyduğumdan daha fazla sempati besliyorum.

Aşağıda da Diego diyor ki; Bayan Frida Kahlo, nam-ı diğer güzellerin en latifi, benim için hayatın kendisinden bile daha anlamlı olan küçük kız. 😍  Bu yazıdan sonra Frida bu adamda ne bulmuş da iki kez evlenmiş diye sormak çok anlamsız olurdu. Çene kuvvetli.

7-IMG_0417
Mexico City-Coyoacan*Como Casa La Azul*Mavi ev* bahçesi

Duvarda tablolar harika, çoğunda oto portre çalışmış. Zaten Frida ününü böyle yapmış, 140 tablosunun 55’i oto portre olan Kahlo sebebini şöyle açıklamış “Kendimi çizdim çünkü genellikle çok yalnızdım ve bildiğim en iyi şey bendim.”

8-IMG_0410_1
Mexico City-Coyoacan*Como Casa La Azul*Mavi ev* Frida Kahlo otoportresi

Frida Kahlo;

Kalın kaşlı çok da güzel olmayan bu kadın; yaşadığı fırtınalı hayatına, geçirdiği trafik kazası sonrası yatağa bağımlı kalmasına rağmen resim sanatına kattıkları ve yeteneği ile dikkat çekmiştir. Biyografisini okusanız ya da yönetmenliğini Julie Taymor’un yaptığı, üstelik Salma Hayek gibi bir artistin Frida’yı canlandırdığı 2002 yapımı FRİDA filmini izlemediyseniz, ki mutlaka izlemenizi öneririm, ömrünce yaşadıklarından sonra hayata bu kadar bağlı kalabilmesi hayatı ne kadar sevdiğinin ve ne kadar güçlü bir kadın olduğunun göstergesidir. Fotoğrafçılığı da babasından öğrenmiştir. Babasının bir de portresini yapmış.

IMG_7334
Mexico City-Coyoacan*Como Casa La Azul*Mavi ev* Frida’nın yaptığı babasının portresi

Yapıtlarına bakmaya devam…

9-IMG_0413_1
Mexico City-Coyoacan*Como Casa La Azul*Mavi ev* Frida’nın aynadan çektiği otoportre Fotoğrafı

10-IMG_4956

Yukardaki resim son portresiydi ve hiç bitmedi. Bu resmin orijinal başlığı şuydu: Markxism will give health to the sick. Dünyada barış; böylece Marksist bilim, hasta ve terörist yankee kapitalizmi mağdurlarına derman olabilsin.

11-IMG_8179
Mexico City-Coyoacan*Como Casa La Azul*Mavi ev* Frida Kahlo otoportresi
12-IMG_7110
Mexico City-Coyoacan*Como Casa La Azul*Mavi ev* Frida Kahlo ile STALİN

Üstteki tablo; Frida Kahlo tarafından Stalin ile Öz Portre adıyla 1954 yılında yapılmış.

Bir iki karakalem çalışması,

 

 

Bu kadar fotoğraf çekmek yine de başarı sayılır para verdik izin aldık ama o kadar kalabalık ki düzgün kadraj mümkün olmadı. 🤦‍♀️

15-IMG_0225crop

Üst kattayız; Mutfağı Diego ile birlikte tasarlamışlar. Çalışma odası, fırçaları ve köşede koltuk değnekleriyle hüzün dolu yatak odası…. 😔

16-IMG_0414_1
Mexico City-Coyoacan*Como Casa La Azul*Mavi ev* Frida’nın mutfağı
17-IMG_1952
Mexico City-Coyoacan*Como Casa La Azul*Mavi ev* Frida’nın çalışma masası
18-IMG_9558
Mexico City-Coyoacan*Como Casa La Azul*Mavi ev* Frida’nın çalışma odası ,fırçaları

Bu yatağı babası trafik kazası sonrası tüm gününü yatakta geçiren Frida’nın rahat etmesi için elleriyle yapmış ve baba-kız ilişkileri çok iyiymiş.

19-IMG_6291
Mexico City-Coyoacan*Como Casa La Azul*Mavi ev* Frida’nın yatak odası
20IMG_7891
Mexico City-Coyoacan*Como Casa La Azul*Mavi ev* Frida’nın yatak odası eşyaları

Yine çok ünlü bir tablosu Adı; Viva La Vida- Hayatı yaşayın. Karpuzla mı? dermişim. 😇  Ama ölmeden önce yapmış tarih 1954. Tablodaki yarım dilimde kendi de yazmış.

21-viva la vida
Mexico City-Coyoacan*Como Casa La Azul*Mavi ev* Viva La Vida

Diğer tablolarını slayt yaptım sıkılmadan  izleyebilesiniz diye.

 

Bu slayt gösterisi için JavaScript gerekir.

Bir de Diego’nun 2 tablosunu yakalamışım.

IMG_7968ag

28-diego
Mexico City-Coyoacan*Como Casa La Azul*Mavi ev*  Diego Rivera’nın yapıtı

Geçirdiği kaza sonuncu uzun süre yatmak zorunda kalan Frida resim yapmaya başlar, yaptığı tabloları zamanın Michalangelo’su dediği Diego Rivera ile tanışıp ona göstermek ve onayını almak ister, tanıştığında da aşık olur evlenirler. Evlendiklerinde Diego 42 Frida 22 yaşındaydı. Diego’da duvara yapılmış dev boyutlu resimleriyle tanınan ve çapkın bir adammış. Zaman içinde Diegonun ihanetlerini öğrenen Frida çocuğunu düşürür ve ayrılırlar. Kendisini içkiye vurur, saçlarını kısacık kestirir ve erkek kıyafetleri ile dolaşmaya başlar. Frida’nın ruh sağlığından endişelenen doktorların tavsiyesi ile ikili bir sene sonra yeniden evlendiler. Mavi eve iyice yerleşirlerse de evlilikleri hayli fırtınalı geçer. Bu kez her iki taraf da sadakatsizlik yapar. En ünlüsü Frida’nın Rus devriminin etkili isimlerinden Lev Troçki ile ilişkisi olur. Troçki sürgün yıllarının dört yılını İstanbul-Büyükada’da iki yılını Fransa’da, üç yılını da Meksika’da Frida’nın bu mavi evinde yaşayarak geçirmiş. İlişkilerini Troçki’nin eşi öğrenince Frida ilişkiyi bitiriyor. Troçkiler de başka bir eve taşınıyorlar iki sene sonra da 1940 yılında Troçki öldürülüyor. Frida, Troçki için böyle bir mural çalışma yapmış. Mural: duvar resmi, doğrudan bir duvar, tavan veya başka bir kalıcı yüzeye boyanmış veya doğrudan uygulanan herhangi bir sanat eseri demekmiş.

29-IMG_3798

Artık çıkıyoruz. Buraya gelip bu yazının önünde fotoğraf çektirmeyeni dövüyorlarmış.😂

30-IMG_4969

*Frida&Diego bu evde yaşıyorlardı.*Alev&Önder* bu evi gezmişlerdi.💑

Akşam meşhur Garibaldi meydanına gidip mariachileri izleyecektik, gündüz arkadaşların yaşadıkları kapkaç teşebbüsü başımıza gelmesin diye biz gitmedik onun yerine çevreyi gezdik. İyi de etmişiz yakındaki *Monumento a la Revolucion Mexicana*Meksika Devrim Anıtını gezmiş olduk. Girişte devrim müzesi var.

d32-IMG_0449

Meksika devrimine adanmış mozele-anıt 1910 da başlanmış 1938 de Carlos Obregon Santacilia tarafında bitirilmiş.

Mozole çünkü; Yapı ayrıca 1910 Meksika Devrimi, Francisco “Pancho” Villa, Francisco I. Madero, Plutarco Elías Calles, Venustiano Carranza ve Lázaro Cárdenas’ın kahramanları için bir türbe görevi görmekte. Devrimci General Emiliano Zapata, anıtta değil, Cuautla, Morelos’ta gömülü değilmiş. 1910’da diktatör Porforio Diaz yönetimine karşı ayaklanan halk Meksika Devrimi’ni gerçekleştirmiş. Devrim kahramanlarından biri, köylü ayaklanmasının önderi Emiliano Zapata’dır.

Sinemada Emiliano Zapata’yı canlandıran ve bu rolü ile 1952 yılında ilk Oscar ödülünü kazanan  Meksikalı oyuncu Anthony Quinn’dir.

31-IMG_0423
Mexico City- Monumento a la Revolución-Devrim anıtı

Devrim Anıtı, inşaatının başlamasından yüz yıl sonra, 20 Kasım 2010 tarihinde yeniden yapılanmış ve devrimin yüzüncü yılının kutlamalarının bir parçası olarak yeniden açılmış. Meydan hayli genişti, yerden çıkan renkli ışıklarla dans eden sular vardı. Bir de panaromik asansörle seyir terasına çıkıp bakalım dedik. 50 dolar😳 (şimdiki kur değil tabiiki ) verip asansörle çıktık. Yukardan gece Mexico City manzarası muhteşemdi.

33-IMG_0455JPG

34-IMG_0457
Mexico City- Monumento a la Revolución-Devrim anıtından şehrin manzarası

İnerken başka neler var bakalım diye bu kez demir merdivenlerden indik. Düşmeden ineyim derken basamakları saymak aklıma gelmedi.😁 Kulenin eskizini ve hediyelik eşya satılan yeri gördük.

35-IMG_0461
Mexico City- Monumento a la Revolución-Devrim anıtı içi

Açıklamada diyor ki, 35 metreye çıkmışız ve yaşasın toplam 153 basamak inmişiz. Anıtın tüm yüksekliği 67 metreymiş.

36-IMG_2854
Mexico City- Monumento a la Revolución-Devrim anıtının içi

Çevreyi dolaşınca da yerel ürünler satılan akşam pazarına denk geldik ayrıca yerel müzikle dans edip şarkı söyleyen bir de grubu izledik. Bu arada unutmadan anıtın bir de gündüz görüntüsünü ekleyip geceye karışalım.

IMG_0801
Mexico City- Monumento a la Revolución-Devrim anıtı

37-IMG_043138-IMG_043539-IMG_0430

Bu tezgahtada limon sıkılarak yenen çıtır çekirgeler ve kurtçuklar vardı. 😂  “chapulines” adı verilen çekirgeler soslu ya da sossuz olarak tüketiliyormuş.

40-IMG_0432
Mexico City- Monumento a la Revolución-Devrim anıtı çevresindeki gece pazarı.

Evet bugünlük bu kadar. Otele dönüyoruz otelimiz harikaydı girişe bakar mısınız yılbaşı hazırlıkları yapılmış.

41-IMG_0419
Meksika-Mexico City Casa Blanca Hotel

Bu kez bir güzel tablo FRİDA ile veda edeyim.

42-IMG_3947
FRİDA KAHLO

Yarın büyük gün ve yol uzun, Mexico City’den ayrılıp benim heyecanla beklediğim antik kent Teotihuacan’a gideceğiz. Yani güneş🌞 ve ay🌜 piramitlerini göreceğim ne müthiş bir şey.

Umarım sıkılmamışsınızdır. Sevgiyle kalın. 💖

Meksika- 1. Bölüm *Mexico City*

Hayalim; Castro ölmeden Küba’ya gitmekti, kısmet bu günlereymiş. Meksika’ya gideceğimin hayalini ise hiç kurmamıştım doğrusu. 😊 Sanırım kaosu bol bir memleket olduğu içindi. İyi ki gidiyoruz, koca şapkalarının altında hakikaten uyuyorlar mı? görürüz. 😊

Aslında sadece Meksika değil arada Cancun ve sonra Küba ile devam edeceğimiz bir Orta Amerika gezisi. Daha önce de deneyimleyip memnun kaldığımız Tura Turizm ve yeni tanıştığımız değerli Rehberimiz Mehmet Aydın ile 19-Aralık-2017 saat 19:35’te İstanbul’dan başlayan gezimizin ilk durağı iki saat farkı ile bir gece kalmak üzere Paris ile başladı. Paris; Dinlenme ötesi boşa geçen zamandı bizce…

Ertesi sabah 12 saat 30 dakikalık Paris-Mexico City uçuşumuz başladı. Çok enteresan bir fır hattıyla Kanada’ya yaklaşarak yukarı çıktık sonra aşağıya doğru indik ve 16:30’da Meksikanın başkenti Mexico City’e indik.

IMG_tel
Meksika-Mexico City’nin havadan görünümü

Yeşil pasaportumuzda Amerika vizesi olduğu için Meksika vizesine gerek kalmadan sorunsuz geçtik. Ama havalimanından çıkışımız hiç de kolay olmadı. Türkiye ile 8 saat farkımızla, tarih 20 Aralık saat 20:38 olmuştu bile…

Bilginiz olsun; Meksika’ya giden Türk vatandaşlarının vizeye ihtiyacı var; ama bunun tek istinası; ABD vizeniz olması, o zaman ülkeye girişte vizeye ihtiyaç duymuyorsunuz ve kalma süresi de ABD vizesi sayesinde 180 gün.

Uluslararası havalimanından çarpıcı görüntüler. Ben bayıldım… Gümrük çıkışında fotoğraf makinamı çıkaramadım her taraf polisti, ama İphone 8 iyi iş çıkarmış gibi😉

Harika duvar resimleri…

IMG_9939
Meksika-Mexico City’nin havalimanı duvar boyamaları
IMG_9942
Meksika-Mexico City’nin havalimanı duvar boyamaları
IMG_9943
Meksika-Mexico City’nin havalimanı duvar boyamaları
IMG_9941
Meksika-Mexico City’nin havalimanı duvar boyamaları

Köpeklere bütün bavulları koklattıkları gibi bazılarımızın bavullarını da didik, didik aradılar. Bavul bekle şu bu derken saat 20:30 civarı oldu doğru otele gittik. Yarının programı yoğun zira. Yerel para birimi Peso’dur (MXN) o da şimdi 0.25 TL. Dolar kesinlikle geçmediği için havaalanında Peso aldık.

Yerel halkın çeşitliliğinden dolayı 3 tane resmi dili varmış ama en çok İspanyolca konuşuluyordu. Uyuşturucu olayları vs çok olduğundan aşırı dikkatli olmak gerekiyormuş. İlerki satırlarda anlatırım grubumuzdaki bir çift neredeyse kapkaç mağduru olacakmış. Biz tur ile geziyoruz ama bireysel gidecekseniz de buraya Kasım ve  Şubat ayları arasında gelmelisiniz.

Mexico City;

Günümüz Meksika halkı, eski ve yeni dünya insanlarının birbiriyle karışmasından meydana gelmiş. Nüfusun %15 ini beyazlar, %25’ini yerliler, geri kalanını ise melezler oluşturuyor. Yerlilerin çoğu Meksika’nın farklı bölgelerinde yaşıyor. Mexico City de gezdiğimiz yerlerde Aztekleri atası kabul eden Meksikalılar ile Kızılderili tipleri baskın gibiydi.

1300’lü yıllarda Aztekler tarafından birbiri ile bağlantılı 5 gölden biri ve en büyüğü olan Texaco Gölü üzerine kurulmuş ve 15. yüzyıla kadar Meksika İmparatorluğu’nun başkentliğini yapmış. Aztekler zamanında ve bugünde hala modern sanat ve mimarinin merkezi, politika-kültür-eğitim yönünden de Meksika’nın en önemli merkezidir.

Aztekler döneminde * Ulu Teotihuacan* ; İspanyol sömürgesi döneminde * saygı değer ve asil emperyal şehir* ve gösterişli evler ve yapıların bolluğu ile de *Saraylar şehri* olarak tanımlanan Mexico City çevresi ile birlikte 20 milyona varan nüfusu ile bence Mega Metropol adını da kullanmalı. ☺️ (Tarihi bilgileri fotoğrafları ekledikçe yazacağım)

Şehir turumuzun ilk durağı gerçekten de muhteşem bir yapı olan *Palacio de Bellas Artes* Kültür Sanat Merkezi. Alameda diye güzel bir parkın içinde. Bulunduğumuz saat içerisinde kapalıydı gezemedik. Dört bir tarafında Pegasus (kanatlı-uçan at) heykelleri var. Yapımına 1904’te başlanmış 1910 yılına kadar sadece iskelet olarak kalmış. Zemin kaygan toprak olduğundan bina ağır gelmiş ayrıca Meksika Devrimine yol açan olayların başlamasıyla inşaat sekteye uğramış ve nihayet bina 1934 yılında bitmiş.

IMG_0160
Meksika-Mexico City-Kültür Sanat Merkezi *Palacio de Bellas Artes*

1911’de sahne perdesi Meksikalı sanatçı Gerardo Murillo tarafından tasarlanan ve Louis Tiffany tarafından New York’ta yaptırılan neredeyse 1 milyon renkli camdan yapılmış vitray sahne perdesi 24 ton ağırlığındaymış. ( iyi de madem bina batıyor perdenin daha hafif olanını yapsanıza 😄 ) Ve bina yapıldığından beri tam 4 metre toprağa batmış. Zaten Meksikada yaşam alanları; büyüklü küçüklü göllerin doldurulması ile yaratılmış demiştik. Binanın daha çok batmaması için de çalışmalar yapılıyormuş.

IMG_0161
Meksika-Mexico City-Kültür Sanat Merkezi *Palacio de Bellas Artes*

Kapı önü heykelleri

IMG_0163 kopya

IMG_0170kopya

IMG_0166 kopya
Meksika-Mexico City-Kültür Sanat Merkezi *Palacio de Bellas Artes*

Bu güzellikleri geride bırakıp karşımızdaki sokaktan dümdüz gidip sağa dönüyoruz. Burası Calle de Condesa yani kontes sokağı imiş. Güzel çinileri olan bu binayı kaçırmadım.

IMG_0173

Rehberimiz acele etmeyin sürpriz var dedi ve lüks bir alış-veriş yerine girdik etrafa bakınarak yürürken birden karşımıza yine lüks bir salon ve yemek yiyen insanlar, süslü yerel giysili garson kızlar çıktı. Evet meşhur bir restoranmış burası.

IMG_6322
Mexico City – Sanborns  Restoran

Aslında 18. yüzyılda yapılmış iki ayrı bina sonradan birleştirilmiş. 1881 yılında yapı bir özel erkek kulübü ve Jokey kulübü olarak görev yapmış 1917 yılında ise yapının içine Sanborns isimli hala çalışan bu restoran ve mağazalar zincirinin şubesi açılmış.

IMG_0184
Mexico City – Sanborns  Restoran

Bu merdivenlerin duvar ve tavan süsleri çok güzeldi.

IMG_2390
Mexico City – Sanborns  Restoran

Restoran ortalama fiyatları ve iyi gıdalarıyla ünlüymüş. Yapının iç duvarları: Jean Palcologue tarafından boyanmış, gerçekten hoş bir görüntü vardı.

IMG_0188
Mexico City – Sanborns  Restoran

The House of Tiles-Çinili ev veya Fayans evi 😊 denilen bu yapı 9 Şubat 1931 tarihinde ulusal anıt ilan edilerek koruma altına alınmış. Sessizce dışarı çıktık.

Binanın dış yüzü ve Av.Francisco I Madero’ya da çıkmış olduk. Bu caddeye adı verilen önemli zat: Francisco Ignacio Madero González, 1911’den 1913’te suikastine kadar Meksika’nın 33. başkanı olarak görev yapan bir Meksikalı devrimci, yazar ve devlet adamı.

IMG_0194
Mexico City- The House of Tiles –  Av. Fc.I Madero

Hemen karşımıza Bir kilise çıktı kapısı güzeldi içeri girmedik.San Fransisko Kilisesiymiş. Katolik misyonerler tarafından 19. Yy. da kurulmuş. Meksika nın ilk sanat okullarından biriymiş.

IMG_0192

Evet I Madero’da yürümeye devam.

IMG_0197
Mexico City–Av.Francisco I Madero

Yine bu cadde üzerinde yapılmış Iturbide Sarayı. San Mateo Valparaiso Kontu tarafından kızı için bir düğün hediyesi olarak inşa edilmiş. Odaların bir kısmını gümüş kaplattığı için gümüş saray diye de bilinirmiş. Kapısı harikaydı kaçırmadım. Kapı ve pencere fotoğraflamayı çok severim. 🤷‍♀️

IMG_0201
Mexico City–Av.Francisco I Madero’da  Itubide sarayı
IMG_0202
Mexico City–Av.Francisco I Madero
IMG_0205.YAN SOKAK
Mexico City–Av.Francisco I Madero-yan sokaktan görünüm.

Yine bir kilise ve kapı önünde fakiri ile… “La Profesa” olarak bilinen San Felipe Neri Tapınağı, 16. Yüzyılda İsa Cemiyeti tarafından bir Cizvit Cemaati kilisesi olarak kurulan Roma Katolik kilisesi. 1821 yılında İspanyollardan ayrılarak bağımsızlık anlaşmasının imzalandığı Kilise olması nedeniyle önemliymiş. Yine burası da batmaya başlamış girişe köprü yapmışlar. Biraz hızlı geçtik fotoğraf bu kadar. 😏

IMG_0210 templo de la propesa o de san Jose del real
Mexico City -“La Profesa” olarak bilinen San Felipe Neri Tapınağı.

Alttaki fotoğrafta demirlere dikkatli bakınca binanın arkaya doğru batma miktarı biraz görülüyor.

IMG_0211_1

IMG_0215_1
Mexico City -“La Profesa” olarak bilinen San Felipe Neri Tapınağı.

Bu cadde lüks mağazalar caddesi mesela; bu güzel binanın altı tümüyle Zara idi.

IMG_0213. 19.yy yapılmış

Estanquillo Müzesi; 19. yüzyılda inşa edilmiş. Genelde şehrin kültürel tarihine ilişkin müzik, sinema ve tiyatro posterleri sergileniyormuş.

IMG_5897
Mexico City-Estanquillo Müzesi
IMG_0214
Mexico City-Estanquillo Müzesi

Latin Amerika Kulesi; 1956 yılında yapılan Meksikanın en yüksek prestijli gökdeleniymiş. Sismik bir arazide kurulmuş olmasına rağmen 1985 depreminden başarı ile hiçbir hasar görmeden çıkmış. 44 katlı yüksekliği 188 m imiş.

IMG_0218_1
Mexico City- Latin Amerikan gökdeleni.

Nihayet meşhur Zocalo Devrim (Reforma) de denen meydanına çıktık. 💃💃💃 Burası şehrin tam merkezi ve aynı zamanda dünyanın en büyük üçüncü meydanıymış.

IMG_0222_1

Manzara çok güzel, karşıdaki yapı; Catedral Metropolitan

IMG_0219
Mexico City- Catedral Metropolitan

Yılbaşı hazırlıkları tamamlanmak üzere. Bu devasa yılbaşı çamı önünde fotoğraf önceliği elbette bizde. 🤩🤩🤩

IMG_8975
Mexico City- Socalo meydanı ve biz— Próspero Año 2018( yani mutlu yıllar 2018)

Meksikalılar çok renkli insanlar. Heryeri de rengarenk süslemişler. İlginç bir şey öğrendik. Meksikalılar için yılbaşı gecesi bir tür “Ölüler Günü” imiş. Ama düşündüğünüz anlamda değil. Yılbaşı gecesi üzerinde cadı, vampir, hayalet kostümleri olan çocuklar ve gençler kapı kapı gezerek yiyecek ve şekerlemeler topluyorlar; bunları veren ev halkı da ölüleri beslemiş olduklarını düşünerek alabildiğine cömert davranıyor. Sonra da tüm halk sabaha kadar sokaklarda eğleniyormuş. Kalamadığımız için maalesef göremeyeceğiz. 😔

IMG_0227

IMG_0226_1

IMG_0223_1
Zocalo Meydanından

Metropolitan Katedrale -En kutsal bakire Meryem’in göğe kabulü katedrali- gidiyoruz, içini de gezeceğiz. Dışı da çok görkemli. Meksika’nın en değerli mimari başyapıtlarından yalnızca biri değil, aynı zamanda Latin Amerika’nın en büyük ve en eski katedrali. Görünen iki çan kulesinden başka toplam 25 çanı varmış. Sol kuledeki çan en ağır olanı -bir 10 ton varmış galiba – ve adı Santa Maria De Guadalupe imiş.

IMG_0229
Mexico City – Metropolitan Katedrali

Meksika’nın büyük bir gurur kaynağı olmasına rağmen, şimdi Roma Katolik Başpiskoposluğunun koltuğuna ev sahipliği yapıyormuş.

IMG_0236
Mexico City – Metropolitan Katedrali

Katedral, eski bir Aztek tapınağı yerine inşa edilmiş. Eskiden burada piramit şeklinde Aztek tapınağı varmış ve bu tapınağa ait olan taban kısım, Katedralin hemen arkasında yapılan bir kazıda tesadüfen bulunmuş birazdan orayı da göreceğiz (Temlo Major). Yani İspanyollar Azteklere ait herşeyi yıkıp yerine kendi yapılarını inşa etmişler. Bana hiç de yabancı gelmedi. 😉 Bu da diğer kapısı.

IMG_0234
Mexico City – Metropolitan Katedrali

Katedral 1573-1813 neredeyse üç yüzyıl boyunca sürekli genişletilerek gri kum taşından inşa edilmiş. Neo-klasik- Barok-Neo Rönesans gibi üç farklı mimari stil harmanlanarak inşa edilmiş.

IMG_0240_2

1967’deki yangında, Amerika’nın en büyük 18. yüzyıl belgeselleri ile birlikte birçok resim yanmış. Ama Hernan Cortes ve Veracruz’un ilk valisi Miguel Barrigan’ın gömüldüğü yer hakkındaki tarihi belgeler de dahil olmak üzere daha önce saklı olan hazinelerin keşfine de yol açmış. Şehirdeki birçok bina gibi bu katedral de 1990 yılındaki restorasyon ile batmasına engel olunamamış ama kuleleri düzeltilerek en azından batacaksa da eşit olarak batsın demişler. 😟

IMG_0242
Mexico City – Metropolitan Katedrali içi

Tanıdık bir kilit asma yeri Katedralin bahçesinde ise II. Jean Paul’ün Meryem Ana ile birlikte oldukları büyük bir heykeli vardı. Papa bu ülkeye beş kez gelmiş.
Bu ülkede resmi olarak bir din yok! Ancak halkın %89’u Katolik.

IMG_0247

Papanın bu heykeli için Meksikalılar milyonlarca anahtar bağışladılar ve Meksikalıların sevgisiyle yapıldı. 10 Şubat 2007’de açıldı. Anıtta öyle yazıyor. 😇

IMG_0251

Çevreden bir kaç enstantane.

IMG_0254IMG_0255IMG_0256

Allah için ortalıkta şapkasının altında uyuyan bir tane Meksikalı göremedik. Bu da yan gelip yattığına göre kesin bizden biridir dermişim. 😂😂😂😂

IMG_0257

1978 yılında Zocalo Meydanı’nda yapılan metro çalışmaları sırasında Aztek Piramidi’nin (Templo Mayor) kalıntıları ortaya çıkmış.

IMG_0261
Mexico City-Templo Mayor bölgesi

Eskiden burada piramit şeklinde Aztek tapınağı varmış ve bu tapınağa ait olan taban kısım, Katedralin hemen arkasında yapılan bir kazıda tesadüfen bulunmuş. Mexico City içindeki tek Aztek kalıntısı da bu kalıntılar. Bir kısmını da camekan içinde maket ile anlatmışlar.

İspanyolların keşfinden veya işgalinden diyelim önceki halklar; İlk olarak Toltekler sonra, Oltekler, Mayalar Aztekler, ve en sonra da Kızılderililermiş. Aztek halkının gerçek kökenleri belirsizdir, ancak isimleri anavatanlarından olan Aztlan veya “Beyaz Topraklar” adından gelen kuzey kabilesi olarak başlamış olduklarına inanılmaktadır.

 

IMG_0264
Mexico City-Templo Mayor bölgesi

Şimdi; Yerleşimleri ile ilgili çok güzel hikayesi var aşağıdaki maket üzerinde Mehmet rehberimiz anlatıyor.

IMG_8249 2
Mexico City-Templo Mayor bölgesi

Kolomb öncesi Amerika Kıtası uygarlıkları içinde tarihsel açıdan en ilginci kuşkusuz Aztekler’dir. Çünkü Aztekler, Meksika Vadisi’nde Texcoco Gölü kıyılarına yerleşmeden (MS 13. yüzyıldan) önce topraksız, Tenochua denen yoksul göçerlermiş, göl kıyısındaki göçtükleri yerlerde buldukları boş, verimsiz topraklarda birkaç yıl mısır ekerler, toprak, döktükleri emeğin karşılığını veremez olunca da başka yer ararlarmış. Ama sonra imparatorluk bile kurmuşlar.

Efsaneye göre; Aztekler bu göçleri sırasında uğradıkları bir mağarada karşılarına Büyücü Arı kuşu tanrısı çıkmış. Bu büyücü tanrı Tenoch, sözünü dinlemeleri koşuluyla, onlara öncülük etmeyi önermiş ve zamanı geldiğinde yerleşebilecekleri yeri göstereceğini bu yerin de bir kaktüsün üzerine tünemiş, gagasından bir çıngıraklı yılan sarkan kartalın görüneceği yer olacak demiş.

Aztekler’in hem savaşçı hem din adamı olan önderler kesimi, onları bir buçuk yüzyılı bulan göçleri boyunca bu masalla yönlendirmişler ama sonunda yerleşmeyi düşündükleri bu kaktüsü bol yere vardıklarında kabilelerine, tanrılarının sözünü ettiği kaktüsü ve kartalı gördük demişler ya da gördüklerini söylemişler bilmiyoruz. 🤷‍♀️  Yani burayı. (Meksika bayrağında da aynı kaktüs üstünde ağzında bir yılanla kartal resmi vardır.) Ve böylece 1300 lü yıllarda Aztekler 2250 metre yüksekliğinde, etrafı volkanik dağlarla çevrili Texcoco Gölü üzerinde bulunan bu adaya Tenochtitlan şehrini kurmuşlar. Günümüzdeki Mexico City’nin de merkezini oluşturmuş oldular.

Gölleri nasıl ekilir biçilir hale getirmişler onu da yazayım çok yaratıcı hatta bence çok dahiyane.

IMG_0267

Göçebe Aztekler çevredeki kamışları örerek sallar yapmışlar sonra gölün dibindeki ve bataklıktaki çamurları bu salların üstüne yığmış Chinampa denilen tarım amaçlı kullanılan yüzen bahçeler yapmışlar. Bahçeleri genişlettikçe de karalar oluşturup şehirlerini de büyütmüşler. Aslında kendi yarattıkları toprak olduğu için bina yaparken de hafif olsun diye ya ağaç ya da volkanik taşlar kullanmışlar.

Evet 13. yy’da Tenochtitlan ile başlayan yaşamları; İspanyol fetihçi Hernan Cortes’in önderliğindeki işgalcilerin 1521’de Tenochtitlan’ı ele geçirip heryeri yakıp, yıkması ile son bulmuş. Cortesde; zaferinden sonra Tenochtitlan’ı tamamen yıkıp Mexico City’yi bu gördüğümüz harabeler üzerine inşa etmiş. Önemli bir uygarlık yok olmuş. Ama gördüğümüz gibi hiç birşey sonsuza kadar gizli kalmıyor. 😂😂😂

Görülecek yerler arasında ulusal saray *Palacio Nacional* var meydana doğru yürüyüp sola dönecekmişiz. Mehmet Rehberimiz fotoğraf çekin ama sakın kaybolmayın ve dikkatli olun dedi.

IMG_7871
Mexico City- Metropolitan katedrali vaftiz bölümü
Alevkaplan
Mexico City- Metropolitan katedrali vaftiz bölümünün kapısı

Kimileri eski geleneklerini yaşatmak için yapacakları gösteriye hazırlanıyor, kimi yerel giysileri ile fotoğraf çektirip para kazanıyor kimi de sanırım kehanetlerde bulunacak ki bizim bakla falı bakan falcılar gibi 😊 önüne materyallerini diziyordu. Buyrun birlikte bakalım.

IMG_0275_12
Mexico City-Zocalo meydanında yerliler.

IMG_0294_1

Dikkat ediniz davulları eski zamanlardaki gibi varilden yapılma.👍

IMG_0285mmm

IMG_0292_1

Bu amcam da enteresan malzemelerle ritm tutuyordu. İcad fena sayılmazdı.

IMG_0286

Bizden önce yürüyenler geri dönün saray kapalı dediler. Zaten bizim anladığımız mana da bir saray değil ama duvar resimleri çok güzelmiş. Göremedik. 😔

Azteklerin aşırı dindar kralı olan 2. Moctezuma’nın Sarayı. İstilacı İspanyol General Cortez, Moctezuma’nın Sarayının yerine kendisine önceleri bir kale, sonra saray yaptırıyor (1521-1530). Sonradan bu bina 1562’de Cortezlerden İspanyol Kraliyetince satın alınıyor ve 1820’lerde Meksikalıların bağımsızlıkların kazanmasına kadar da İspanyol Kraliyetinin atadığı valilere hizmet ediyor.

IMG_0277_1
Mexico City
IMG_0278_1
Mexico City-Ulusal Saray bölgesi

Tekrar Zocalo meydanına dönüş ve buradan fotoğraflar ile ayrılıp otobüsümüze bineceğiz.

IMG_0288_1
Mexico City-Zocalo meydanında yardım panosu.

Öğlen oldu açıktık 😋 sanırım hem ziyaret hem ticaret deriz ya! onun gibi evet Xochimilco’ya kanallara gidiyoruz. Şehir merkezinden 28 km. kadar güneye… Bir de kapanmadan yetişirsek Frida Kahlo’nun Coyoacan denen yerdeki müze evini gezeceğiz.

Eveeet rengarenk “trajineras” isimli teknelerle geziyi ikinci bölümde anlatayım. Dedim ya yoğun fotoğraflı olur benim gezi yazılarım. 😇 ”Gezmiş kadar olduk” diyesiniz diye 😉😊 😍

Görüşene kadar sevgiyle esen kalınız.